Taoist bir sistem olan BaZi Analizi, yaşamımızı üç bölümde inceliyor: Göksel Kader, Yersel Kader ve İnsanlık Kaderi… Doğum tarihi ve saatimize göre ortaya çıkan veriler yolumuzdaki taşları kaldırmamıza yardım ediyor.
Her an büyük enerjiler ve değişimler içerisindeyiz. Nefes alıp vermekle başlayan bu enerjiyi ve değişimi tüm yılların, ayların, günlerin ve saatlerin içerisinde görebiliyoruz. Doğduğumuz anda bizi saran enerji, karmamızı ve kaderimizi belirliyor. Doğum tarihi, gün, ay, yıl ve saat bilgilerinde matematiksel olarak oluşan ve görülen enerjiler, biri diğerinin üzerinde gelecek şekilde “Dört Sütun” denilen metodun içinde yer alıyor. BaZi tablomuzda yer alan her özellik (bir element veya bir burç sembolü), benzersiz enerji bilgilerini taşıyor ve bu bilgiler, güçlü bir etkileşimle bizim karmamızı ve kaderimizi resmediyor. Nasıl mı? BaZi Analizi’nin ne olduğunu ve bize nelerin ipuçlarını verdiğini işin uzmanı Burcu Dural’a sorduk.
BaZi’nin Türkçe karşılığı Kader Tablosu diye geçiyor. Önce biraz yöntemin geçmişinden bahseder misiniz?
BaZi Analizi bir nevi Kader Analizi… Kaderin Dört Sütunu (Four Pillars of Destiny) olarak adlandırılıyor. BaZi; Çin Astrolojisi sistemi içinde yer alıyor. Yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahip olan BaZi, bir hipotezle başlamış ve sonrasında birçok gözlem, araştırma ve tabii deneyimle güvenilir sonuçlara ve formüllere dönüştürülerek günümüze gelmiş. Yaşamın her alanında aklımıza gelen sorulara cevaplar sunan “Kaderin Dört Sütunu” metodu oluşturulmuş. Bu köklü ve deneyimlenmiş analiz yöntemi, nesilden nesle aktarılarak, hayat deneyimlerinin zenginleşmesine, yaşamlarımızın anlam kazanmasına imkan tanıyor.
Ancak bir de Taoist bir BaZi var ki benim anlatmaya çalıştığım bu. Taoist BaZi ve Çin Astrolojisi tümden bire, birden de tüme gitmemize olanak sağlayan ve kuralları olan, net, bu kurallar doğrultusunda ilerlendiğinde mutlaka sonuca götüren bir yapı.
Tao, geleneksel kavramdır aslında. Taoizmin adını aldığı kült eser Tao Te Ching’de şöyle yazar: “Anlatılabilen Tao, Tao değildir. Tanımlamaz ancak her şey aslında Tao’nun içindedir.”
Yani BaZi Tao’nun uygulamalarından biri mi?
Tao büyük bir çatının ortak adıdır. Taoist uygulamalar ise bu çatı altındaki disiplinlerdir. Bu disiplinlerin her biri sizi kendi doğanızdaki nihai varış noktasına ulaştırabilme hedefi gözetir. Taoist BaZi ve Çin Astrolojisi’nde köklü deneyim, iç gözlem çok önemli bir yere sahiptir. Yaşam, yaşama dair her şey, rüzgar, su, ateş, mevsimler, hayvanlar, insanlar, daha birçok şey, bunların birbirleriyle olan ilişkileri çok büyük önem arz eder. Enerji her alanda olduğu gibi burada da çok önemlidir. Aslında her şey enerjinin faz değişimidir. Elbette doğa olayları, depremler, yıldırım, ay fazları ve dolunay da enerjinin değişen halleridir. Örneğin yakın bir zamanda güneş tutulması oldu. Bu tür olaylar birçok alanda çok büyük önem arz eder ve üzerinde çalışmalar, incelemeler yapılır.
Enerjinin kaderimizle bağlantısı nedir?
Biliyoruz ki her an büyük enerjiler ve değişimler içerisindeyiz. Nefes alıp vermekle başlayan bu enerjiyi ve değişimi tüm yılların, ayların, günlerin ve saatlerin içerisinde görebilirsiniz. Doğduğunuz anda sizi saran enerji; karma ve kaderinizdir. Doğum tarihi, gün, ay, yıl ve saat bilgilerinde matematiksel olarak oluşan ve görülen enerjiler, biri diğerinin üzerinde gelecek şekilde Dört Sütun dediğimiz metodun içinde yer alırlar. BaZi tablonuzda yer alan her özellik (bir element veya bir burç sembolü), benzersiz enerji bilgilerini taşır. Bu bilgiler güçlü bir etkileşimle sizin karma ve kaderinizi resmeder.
BaZi’ye göre karma ve kader nedir?
Tüm bilgiler, yaşam ve evren birbirine bağlıdır. İster enerji, ister ışık, ister iplikçik ile bağlı deyin ancak her birimiz birbirimize bir şekilde bağlıyız. Ne ülke, ne insanlar, ne hayvanlar ne de canlı varlıklar birbirinden ayrı…
Kader; ilahi planda yaşamamız gereken, almamız gereken, bu bedenin ve ruhun alması gereken derslerin bütünüdür diyebiliriz.
Ancak karma sadece bu beden ve ruha ait olmayan, nesillerin borç ve alacakları doğrultusunda ilerleyen sebep-sonuç ilişkisini içeren bir döngüdür. Karmada yaşamın bir döngü ve sebep-sonuç ilişkisi olduğunun her birimiz artık farkındayız. Öncül koşullar, eylemler, düşünceler, duygular, duyguların izlenimleri ve arzular; hepsi büyük bir etmendir. Ancak karma tanımını bu şekilde ifade etmek çok yetersiz olacaktır. Çoğu zaman sabit bir kader kavramı ile tanımlanmaya çalışılsa da net bir tanım olmaz. Çünkü karma kaderi etkiler ancak kader, karma değildir. Atalarımızdan, seçimlerimizden, kararlarımızdan oluşan sebep ve sonuçlar ile gelen etkiler yaşamı, kaderi şekillendirir, karmayı düğümler veya düğümleri açar. Karmamız tarafından hapsedilmek ve nedenin her zaman başka yerde olduğunu düşünmek kolaydır. Kontrolümüz dışındaki koşullarla oluşturulmuş karma borçlarına tutsak olmak da şart değildir. Bu kısmen değiştirilebilir. Sadece iyilik yaparak ve erdemli bir birey olarak dahi değişimi başlatmamız mümkündür.
Bu sistemde karma ve kader nasıl resmedilir?
BaZi “Kaderin Dört Sütunu”, yaşamımızı üç bölümde inceler. Çin Astrolojisi ve BaZi genel anlatımında “3 Kader” değil de “3 Şans” olarak ele alır.
İLK ŞANS: GÖKSEL
KADER (GÖKSEL ŞANS)
Göksel Kader (Şans) bizim Levh-i Mahfuz olarak adlandırdığımız ve kesin olan; değiştirilemeyecek olan kaderimizdir. Bu, ne yaparsak yapalım değiştirme şansımızın olmadığı kaderimizdir. En basit örneği ile ailemiz, babamız, annemiz, doğum sırasındaki bedenimiz, göz rengimiz, uzunluk, kısalık vb. özelliklerimiz veya bizi derinden sarsacak ve değişime maruz kalacağımız kazanç, kayıp, kaza, ölüm, evlilik gibi yaşam şartları
İKİNCİ ŞANS: YERSEL
KADER (YERSEL ŞANS)
Doğduğumuz yer, yaşadığımız veya yaşayacağımız alan, ülke, mevkii, yaşamımızın Feng Shui’si de diyebiliriz. Tabi bu kadarla sınır değil. Türkiye sınırları içerisinde doğmuş olmak büyük bir şanstır. Baktığımızda her ne kadar bazı koşullarını beğenmesek de bazen tüme bakıldığında er ya da geç büyük denge kurabilen bir kadere sahip bir ülke… Bu da kişiye ister istemez şans getiriyor. Sadece ülkeler değil, Yersel Şans’ı etkileyen dağlar, denizler, ovalar ve benzeri birçok unsur var. Baktığınızda bir yandan doğduğunuz yerin de etkilerini üzerinizde taşıyorsunuz çünkü. Örneğin, sıcak ülkede veya yerde yaşayanların daha rahat ve neşeli olması, karasal iklimde yaşayanların da daha sert mizaçlı görünürken dost canlısı ve yardımsever olması gibi. Tüm bunları ele alacak olursak buluduğunuz yer karmanıza etki ediyor; diğer yandan da karmanızın etkisiyle orada doğmuş oluyorsunuz. Hepsi bir bütün.
ÜÇÜNCÜ ŞANS: İNSANLIK
KADERİ (ŞANSI)
Bu, her zaman her yerde sorulan ve çok düşündüren bir konuyu kapsar. Özgür irade denilen kavram ve bunlarla oluşturulan veya yitirilen şans, örülen kader diye tanımlanabilir. Bir örnekle anlatmaya çalışırsak:
Kaderinizde değiştirilemeyecek bir ana tema var. Örneğin çok güzel bir işte ilerlerken bir seçim yapıp değişiklik yapmanız gerekli. Burada işten ayrılıp ayrılmamak sizin kendi kararınız. İşten ayrılıp ‘’x’’ işini yapmayı seçebilirsiniz ya da “y’’ işinde devam edebilirsiniz. Bu kararı siz verdikten sonra yaşananların Levh-i Mahfuz’la yani değiştirilemeyen kaderinizle hiçbir ilgisi yok. Burada siz ayrılıp ‘’x’’ işine geçtiniz ve kendinize yeni bir yol açtınız. Bundan sonra ne yapmak istediğiniz ve yapacağınız size bağlı. Bir seçim diğer seçimleri doğurdu ve bu bir yaşam ağı oluşturdu. İşte bu insanlık kaderiniz (şansınız). Bunun sorumluluğu size ait. Yani “Kendi kaderinizi kendiniz yazabilirsiniz” deyimi burada devreye giriyor.
Burada, “Yani her şeyden ben mi sorumluyum?” dediğiniz noktada hem hayır hem evet cevabını verebilirim. Şöyle ki bir seçim söz konusu olduğunda seçimi yapan sizsiniz. Ancak o seçim içerisinde Göksel Kaderiniz’de almanız ve yaşamanız gereken büyük dersler var. Yaşamanız gereken bir olay var ise neyi seçerseniz seçin o büyük dersleri alıyor ve olayı yaşıyorsunuz. Seçiminiz sadece yaşanan olaydaki kişileri, yerleri ve benzeri şeyleri değiştiriyor ancak o olay sonucunda alınması gereken ders size geliyor.
Çok kısa bir örnek ile pekiştirirsek; bir kadın bir adamı seviyor ancak kendini yeterince güzel bulmuyor ve sonunda bunun için estetik yaptırmaya karar veriyor. Estetiği yaptırmak İnsanlık Kaderi (şansı)’dir.
“Yolunuzdaki taşları bulalım ve birlikte kaldıralım” diye bir sloganınız var. Hiç kaldırılamayacak olan taşlar da yok mu?
Elbette var, dediğim gibi eğer bir taş Göksel kaderinize dahil ise bunu hiçbir şekilde kaldıramazsınız. Bu kaderi reddetmek olur. Kaderin üstünde olduğunuzu söylemek olur ki bu doğru olamaz. En azından benim bilgilerimle…
Burada anlaşılması gereken yüzde 40 değiştirilemeyen bir kader (şans) var ise, yüzde 60 oranında değişim şansı mümkün. Zor, sancılı, uzun bir yol ancak gidilemeyecek bir yol değil.
Bu konuda altını özellikle çizmek istediğim bir konu var. Bu değişim, dönüşüm, ilerleme veya yolunuzdaki taşların kalması sizin isteklerinizin gerçekleşmesi anlamına kesinlikle gelmiyor. Yaşam yapbozunuzdaki eksik parçaların yerine konulmasını ve bütün olmanızı sağlıyor. Yapbozunuz tamamlandığında o resimde istekleriniz de varsa ne mutlu size.
Değişim sizinle başlıyor. Sizin bilincinizin dönüşümü ve bakışınızın dönüşümü ile başlıyor. Doğduğunuz anda eksik olan parça ile ancak buraya kadar gelebildiniz. Belki yaşama her zaman dediğim gibi hep alt katlardan, bir şey eksik olarak baktınız. Yapboz tamamlandığında bir rezidanstan, bir dağın zirvesinden ya da gökyüzünden bakacak, tüm şehri ve belki de ülkeyi görebileceksiniz. Bu sizin Göksel kaderinize bağlı. Tüm yapboza ne çizildiyse onu tam yaşayacaksınız.
Hepimiz bir karma ve kader ile doğduk. Ve her nefeste yenilerini oluşturuyoruz. Amaç tertemiz olabildiğince nazik ve sevecen bir kalp ile yürüyebilmek.
Bir dualite savaşı içindeyiz. İyi ve kötünün, gerçek ile yalanın savaşı. Bunu bir anda yok etmek mümkün değil elbette. Ancak daha olumluya ve pozitife doğru yol almak ve gitmek için çabalamak mümkün.
Yolunda taş olmayan var mı?
Ben hiç duymadım. Bunları görmek, birlikte kaldırmak veya kaldırmaya çalışmak en sevdiğim şey. Çünkü bana da birileri kendi deneyimleri doğrultusunda öğretirken en büyük, canımı acıtan, en yorucu taşlarımı kaldırmama yardım etti. Hala da ediyor. Önemli olan yaptığınız ve insanlara aktarmayı istediğiniz şeyi deneyimleyerek yol almış olmanız.
Kaldırılabilecek olanları nasıl görüyorsunuz?
Önce Taoist BaZi Analizi’ne bakıyoruz ve kişi bize geldiğinde belli bir hedefi oluyor. Normal rutin bir astrolojik yorum istiyorsa genel bir bilgi sunuyoruz. Ancak; analizine baktığımızda zaten net bir şekilde bir yerde veya belki de birkaç alanda problemi olduğunu görüyoruz.
Taoist BaZi (Kaderin Dört Sütunu)’de tüm yaşamın resmi ve matematiği orada. Tabii kişinin tercihi doğrultusunda ilerliyor her şey. O değişebileceğine inanmıyorsa bizim bir şeyleri zorla değiştirebilme gibi bir şansımız yok.
Dört sütun neyi anlatıyor?
Örneğin 20 Eylül 2019 09.49’da doğacak kişinin haritasına baktığımızda bu kişi çok güzel bir dış görünüşe sahip ve çok yetenekli. Duygusal, kadir kıymet bilen ve arkadaşları tarafından çok sevilecek, korunacak biri. Bunun yanında sözünü esirgemeyen, keskin sözleri, yumuşak, sevecen bir kalbi olan ve yetenek bakımından donanımlı bir arkadaşımız olacak. Muhtemelen zengin bir aileye doğacak veya para ile ilişkisi iyi olacak. Böyle bir kişinin aileden gelen büyük miraslarından biri ilişkileri olarak görülüyor. Aşk ilişkilerinde büyük deneyimler yaşayabileceğini ön görebiliriz mesela.
BaZi (Kaderin Dört Sütunu) tablosunda her bir sütunun, element ve tabii burcun sembollerinin birbirleriyle olan uyum ve uyumsuzlukları, denge ve dengesizlikleri görülüyor. Her bir sütunun ve sekiz haneden her birinin, hayatımızdaki yeri farklı oluyor. Ailemizdeki kişileri, iş yerindeki farklı seviyelerdeki insanları, atalarımızı, ebeveynler/eşler/çocuklarla ilgili bilgileri, yaş aralıklarımızı, dışa gösterdiğimiz yönümüzü ve içsel yapımızı, kariyer dönemlerimizi, sağlığımızla ilgili bilgileri, karakter ve yapısal özelliklerimizi, potansiyel finansal kazanç alanlarımızı, para akış bilgilerini, yetenekli olduğumuz/olacağımız meslekleri, hayatımızdaki eksik veya fazla olan bilgileri anlatıyor.
Buna ek olarak, ek tablolarımızda şu anki ve ilerleyen hayatınız içinde “on yıllık şans dönemleri”, yıllar ve aylarla değişen enerjilerin, BaZi tablosu üzerindeki etkileri aynı şekilde incelenerek,hayatta ne tür deneyimlerden geçtiğinizi, geçeceğinizi ve geçme ihtimaliniz olduğunu, aşk hayatınızda ve kariyerinizde daha da başarılı olabilmek için neler yapmanız gerektiğini, sağlığınızla ilgili dikkat etmeniz ve önlem almanız gereken konuları anlatır.
Atalarımızın kayıtlarının bizim hayatımızda da görülebileceğinden bahsediyorsunuz. Diyelim ki büyük maddi kayıp yaşamış bir atanın mirasını taşıyan bir danışan var. Siz onun hayatındaki bu taşı kaldırmasını nasıl destekliyorsunuz?
Öncelikle bu miras ona atadan da gelmiş olabilir ancak kendi Göksel Kaderi (yaşaması istenen kader) de olabilir. Öncelikle bunun ayrımını yapmalıyız. Ancak en öncelikli isteyeceğim şey her ne olursa olsun, her ne yaparsanız yapın atalarınızı bağışlamak, affetmek, kendinizi onlardan, onların bu parçalarını da sizden özgür bırakmak olacak. Öte yandan neslinizde olan her şey sizde çıkacak diye bir durum söz konusu değil. Tıpkı bedeninizde de öyle olmadığı gibi…
Günlük, aylık ritüeller ya da uygulamalar mı var? Bunlardan bahsededer misiniz?
Ritüel demekten çok çalışma demeyi tercih ediyorum. Çünkü büyük emek ve özveri gerektiren, tercihe göre değişen birkaç çalışma mevcut. Bunlar Taoizim’e ait çok köklü öğretilerin, yaklaşık 5000 yıllık çalışmaları olduğu için çok önem verilmesi yerinde olur.
Her ay belli günlerde en az 3, en fazla 8 gün olabilecek şekilde, kişiye ve doğum tarihine göre 2 mudra ve 2 mantra’dan oluşan bir çalışma var. Bazı aylar daha yoğun, bazı aylarda daha az çalışabilecek nefes ve meditasyon içeren bir çalışma.
Kulağa sıradan bir meditasyon veya nefes tekniği gibi gelse dahi Taoist bir çalışma olduğu için daha ilk uygulamada etkisinin görüldüğü ve çok şaşırıldığı geleneksel bir çalışmadan bahsediyoruz.
Mudralar ise; daha önce hiçbir yerde ve çalışmada görmediğim tamamen gizli tutulmuş ve çok nadir kişilerle paylaşılan bir mudra olduğu için etkisinden emin olduğum için bu kadar net ve kesin konuşabildiğim bir, hatta iki adet mudra.
Ancak tekrar ve tekrar üzerinde durmam gereken bir şeyi yeniden belirtiyorum: Bu çalışmalar sizin istediklerinizi yerine getirmek için yapılan çalışmalar asla değildir. Önce enerjinizi toplamanıza fayda edecektir. Tıpkı Qigong (Çigong) gibi. Bu çalışmalar sizin geçmişte atalarınızın karmaları neticesinde ortaya çıkan (mükemmel mirasları olabilir, büyük ödenmesi gereken yükler olabilir) sizi rahatsız eden ve yolunuzda gitmenize engel olan tüm etkilerini azaltarak benliğinizi özgürleştirmeyi hedefliyor ve yapıyor.
Yani bunu yapıp hemen evlenmeyi ya da zengin olmayı beklemeyin. Bırakalım hayat, yüksek bilincinizle yaşamınızı ne yönde ilerleyeceğinize dair ipuçlarını önünüze koysun. Sizin bilinciniz yükseldikçe bu isteklerin ne kadar aşağı bir bilince ait olduğunu fark edeceksiniz. Tabi zamanla…
YER, GÖK VE İNSANLIK BAZ ALINIYOR
BaZi Analizi’nin Batı astrolojisinden farkı nedir? Yoksa ikisi de farklı yollardan gidip aynı sonuca ulaşır mı?
İkisinin farkını şöyle açıklıyorum. Taoist BaZi tüm şart ve koşulları ele alarak ileriler ve size bir yol haritası çizer. Burada sadece gökyüzü ve gezegenlerin etkileri yoktur. BaZi de yer, gök ve insanlığınızın yani kendinizin karar verme ihtimallerinizi de baz alarak bir şeyler anlatır.
Örneğin, az önce de anlattım; tutulmalar, dolunay, depremler, tsunami, olumlu doğa olayları, mevsimler ve açan çiçeklerin miktarı, bu yılın hasadı, evler, konumları vb. konulara kadar etkilenir ve etkiler.
Batı burçlarında gökyüzü hareketleri, Merkür gerilemeleri vb. etkiler görülür, anlatılır ve çok değerlidir. Ancak özellikle Taoist BaZi&Çin Astrolojisi’nde bu ve benzeri doğa olaylarının etkilerinden tutun, bunların ne getireceği, neye işaret ettiğine kadar görebilirsiniz. Farkı kısaca budur. Ancak elbette ki bazen benzer olduğumuz noktalar çıkabiliyor ancak çok az.
Yorum yapmak ister misin?