Yukarı
Genel Röportaj

Beynimizin uzattığı yardım eli: Rüyalar

Her gece görülen film gibi rüyalar, tekrarlayan hikayeler ya da hiç rüya görmediğini düşünmek… Hepsinin bir mesajı var, beynimiz bize “Haydi, fark et” diye el uzatıyor. O eli tutalım.

YAPRAK ÇETİNKAYA

Üzerinde, siyah saçları yastığa dağılmış güzel bir kadın çiziminin yer aldığı mor kapaklı “Rüya Tabirleri Sözlüğü” çocukken kitaplığımızdaki en gizemli parçalardan biriydi benim için. Rüyaların gizli bir dili olduğuna o yaşta da emindim. Her gece bedenimizin şarj olduğu, zihnimizin durulduğu saatlerde gördüğümüz bu görüntülerin mutlaka bir anlamı olmalıydı. Yıllar içinde zaman zaman gördüğüm çok ilginç rüyaların anlamlarını çözmek için bu tür kitaplara göz attım ama çok da itimat etmedim. Zaten sonra da her rüyanın yorumunun kişiye özel olduğunu öğrendim. Kedi seven biriyle kedi sevmeyen birinin rüyasında kedi görmesi nasıl aynı şekilde yorumlanabilirdi ki? O zaman rüya tabirleri kitaplarının da pek işe yaramayacağını söylemek mümkün.

Acaba adetimizde yer alan “rüyanı suya anlat” yaklaşımı da bununla mı alakalı? Herkesin rüyası kendi bilinçaltının ifadesi ise, bir başkasına anlatması ve o bir başkasının yorumunu doğru kabul etmesi bir seyahatte yanlış yol tarifi alıp sürekli kaybolmak gibi sonuçlar doğurmaz mı? 

Recall Healing sisteminin yaratıcısı Kanadalı doktor Gilbert Renaud’nun “Sembolizm ve Rüyalar” eğitimine büyük bir merakla, koşa koşa gittim çünkü daha önce katıldığım eğitimlerinden herkesin hikayesine biyolojik bakış açısı ile nasıl yaklaştığını biliyordum ve bunun rüyalara uzanan ucunu çok merak ediyordum. Evet, Dr. Renaud her zaman “Biyolojik kalın” diyor. Bunun anlamını kavramak için önce Recall Healing yani Hatırlama Tedavisi’nin ne olduğunu bilmek gerekiyor. 

School of Younity kurucusu Pınar Gogulan ve Dr. Gilbert Renaud- 20 Nisan 2019 Semboller Eğitimi

Recall Healing, Karl G. Jung’un psiko-analiz alanındaki çalışmalarının, Dr. Ryke Geerd Hamer’ın yeni Alman tıbbı yaklaşımının ve Dr. Claude Sabbah’nın geliştirdiği Total Biyoloji  kavramlarının birleşimine dayalı bir bilgiler bütünü…  Dr. Renaud, Son 28 yıldır, bu çalışmaları başka birçok yaklaşımla birleştirerek, iyileşme sürecini en uygun hale getiriyor ve insanların neden hastalandığının ve/veya çatışan davranışlar gösterdiğinin anlaşılmasını kolaylaştırmakta kullanıyor. Recall Healing’in amacı, rahatsızlıkların ve davranışların arkasında yatan baskın, büyük, ezici, duygusal ve psikolojik travmaların tanımlanması ve çözümlenmesi… Bunun için üç araç kullanılıyor: Bireyin şimdiki halinden geriye doğru gidilerek doğumuna kadar olan süreçteki yaşamı ile ilgili Zaman Çizgisi-Doğumdan dokuz ay öncesi, hamilelik, doğum ve doğumdan sonraki bir yılı kapsayan zaman aralığının yani Proje Amacı sürecinin ailede o dönemde yaşananlar açısından incelenmesi- Üç nesli içeren soyağacının oluşturulması ile atalar hakkında bilgi edinilmesi. 

BİR SEMBOLÜN EN AZ 70 ANLAMI VAR

Gelelim rüyalara ve sembollere… Semboller içinde büyük bilgiler taşıyan küçük birimler ve hepsi evrensel… Semboller karşımıza sadece rüyalarda çıkmıyor. Hayatın her anında bizimleler. Ailemizdeki doğum sayımızdan (kürtaj ve düşükler dahil kaçıncı çocuksun?), evimizin kapı numarasına ya da fobi yaşadığımız hayvana kadar her şey konuşan birer sembol. Konu rüyalar olduğunda sembollerin ayrı bir anlamı var. Rüyalarımızın yüzde 95’i sembolik, kalan yüzde 5 ise spiritüel. Dr. Renaud, eğitim sırasında öğrencilerine sık sık şunu hatırlatıyor: “Bir sembolün en az 70 anlamı vardır. Bir de size göre anlamı vardır. Örneğin rüyanızdaki bir sembole anlam yüklemeden önce kendinize ‘Neden bu sembolü gördüm?’ sorusunu sormalısınız.” 

Evet bir başkasına değil, kendimize sormaktan bahsediyor çünkü sorduğumuz tüm soruların cevapları aslında zaten bizde var. Sadece duymakta zorlanıyoruz. 

Sınıfa girdiğimizde tahtada şöyle yazıyordu: “Bireysel bilinçaltımız, kolektif bilinçaltımız ve kozmik bilinçaltımız vardır. Ama tüm bunların ötesinde beynimiz için diğerleri, (hiç kimse ya da hiçbir şey) yoktur.” Yani her şey bizimle ilgili!”

Rüyalarımız amaçsız değiller. Hem günün stresinin boşaltılmasını sağlıyorlar hem de bizim dikkatimizi bir konuya çekmeye çalışan mesajlar içeriyorlar. 

Biz genelde rüyamızda birini gördüğümüzde, ertesi gün onu arayıp, “Hayırdır iyi misin, rüyamda seni şöyle şöyle gördüm” demeyi tercih etsek de aslında rüya öncelikle bizimle ilgili. Rüyada gördüğünüz kişi ile ilgili de olabilir ama bu ikinci ihtimal… Böyle durumlarda da kendinize bu rüyayı neden gördüğünüzü sormakla işe başlayabilirsiniz. 

Peki tekrarlayan rüyalar? Bitmemiş bir meseleye sürekli dikkatinizin çekilmeye çalışıldığını düşünebilirsiniz. Beyniniz size yardım eli uzatıyor, “Artık anla” diyor, o eli tutun. Tekrarlayan bu rüyayı görmeye ilk ne zaman başladınız? O günün öncesinde ne oldu?

Bu eğitimi ya da herhangi bir rüya yorumu eğitimi almamış olabilirsiniz ama her zaman çözüm sizde, güç sizde, bunu hatırlamanız önemli. Rüyanızın anlamını öğrenmek için önce kendinize “Ben bu rüyayı neden gördüm? Dün ne yaşadım, düşündüm, okudum, izledim de gece bu rüyayı gördüm? Dün neler hakkında konuştum? Bu rüyayı görmek için nelere şahit oldum?” diye sorun.  Ve birisi size rüyasını anlattığında da ona bu soruları sorma cesareti verin, kimseye kendi yorumunuzu yüklemeyin. 

RÜYAMDA BİRİ ÖLDÜYSE?

En çok merak ettiğimiz konulardan biri de rüyada birinin ölümünü görmek. Bu bizi korkutur çünkü bunun bir kehanet rüyası olduğunu düşünürüz. Rahatlayın; bu tür rüyalar çoğunlukla o kişinin bizim için değiştiği anlamına geliyor. Yani artık aramızdaki ilişkide bir şey değişiyor, ilişki ölüp yeniden doğuyor da diyebiliriz. 

AH O YILAN!

Eğitimin ilk gününün sabahında Gilbert bize beş sembol ismi veriyor ve bunlarla bir resim çizmemizi istiyor. Kura ile belirlenen öğrencilerin resimlerini yorumlamak neredeyse tüm günümüzü alıyor. Sembolle dünyası öyle derin ki beş sembol üzerinden yapılan yorumların varacağı yeri kestirmek imkansız. Adeta ağzımız açık bakıyoruz, bazı yerlerde kahkahalarla gülüyoruz. Gülmemizin en önemli nedeni cinsellik ile ilgili sembolün resimlerde kullanılış şekli. Tüm gün cinsellikten çıkamıyoruz desem yeridir. Biyolojimizin en doğal parçası ama zihinlerimizin en büyük problemlerinden biri olan cinsellik, herkesin resminde binbir çeşit mesaj veriyor. 

Kitaplar, gazeteler, dergiler, filmler, diziler cinselliği bambaşka açılardan anlatsa da burada fark etmemiz gereken bir başka gerçek var! Hepimiz anne ve babamızın cinsel ilişkiye girmesiyle oluşan “döllenme” sonucu meydana geldik. İstersek yüzümüz kızarsın, istersek onları öyle düşünemiyor olalım bu böyle! Değiştiremeyiz. Bu döllenme anında ve ona yakın süreçlerde anne ve babamızın neler yaşadığı, duygusal durumları gibi daha birçok faktör bizim bugünkü hayatımız üzerinde etkili… Bu nedenle de hayatımızda vajinayı, penisi, rahmi, doğum kanalını ifade eden çok fazla sembol var. Gilbert’in eğitimlerinde konu dönüp dolaşıp cinselliğe geliyor. Hatta oradan neredeyse hiç çıkmıyor.  Çünkü tekrar hatırlatmakta ve fark etmekte fayda var ki atalarımız da biz de çocuklarımız da cinsel ilişki sayesinde var olduk. Tabuların altında bastırılmış olan bu konu bizim varoluş nedenimiz ve onunla yüzleşmek, onu anlamak, ailelerimiz ile bunları konuşabilmek çok değerli. “Anne, benim döllenmem sırasında sen ne yaşıyordun? Babamla aranız nasıldı? Boşanmayı aklından geçiriyor muydun? Cinsel ilişkiye istekli miydin yoksa zorla mı sevişiyordun?” diye sormak kolay değil belki ama yanıtlarını almak mucizeler yaratıyor. Çünkü bebek, anne karnındayken annesinin tüm deneyimlerini kendi deneyimi gibi beynine kaydediyor ve hayatı boyunca aynı döngüyü gerçekleştiriyor. Ta ki fark edene kadar. Zorla sevişenin kendisi değil de annesi olduğunu fark ettiğinde, kendisini bu deneyimden kopardığında  bu konunu etkisi hayatından silinmeye başlıyor. Bazen aniden bazen de zamanla… 

RÜYAMDA AĞAÇ GÖRDÜM

Ağaç güzel bir varlık ve rüyada ağaç görmek de her zaman iyiye yorulur. Ancak Dr. Renaud her zaman negatif olmayı öneriyor. Yani “Daha iyi bir hayat deneyimlemek için negatif ol, yüzleş ve içinden çık” diyor. O zaman rüyadaki ağacın da anlamı değişiyor. Hangi mevsimin ağacıydı, hep yeşil kalanlardan mı, yaprak dökenlerden miydi? Üzerinde meyveler var mıydı, varsa ne renkti? Bu renklerin çakralarla bir bağlantısı olması ihtimalini kaçırmamak gerekiyor. Peki ağacın kırılan bir dalı var mıydı? Bu belki de ailedeki bir hastayı ya da ölüm döşeğinde birini temsil ediyor olabilir. Rüyanızdaki ağacın yaprakları dökülmüş müydü? Olsun. Ağacın enerjisi köklerindedir ve bu rüya size köklerinize, kendi derinliklerinizde bakmanız, oralarda çalışmanız için yol gösteriyor olabilir. Örneğin bir girişimde bulunacağınız dönemde böyle bir ağaç gördüyseniz, “Dışarı çıkma zamanı değil, içeride daha çalışman gerekiyor” mesajını alabilirsiniz. 

Sonra sıra geliyor Çin Tıbbı’ndaki 5 Element yaklaşımına… Ağacın elementi tahtadır. Tahtanın organları karaciğer ve safrakekesi… Karaciğerin duygusu öfke, safra kesesinin duygusu ise hınç… Hayatınızda bu duygular ne durumda? Hangi konularda bu duyguları ürettiniz ya da hala üretiyorsunuz? Artık oraları tamamlama vakti gelmiş olabilir. Haydi üzerinize düşeni yapın ve artık affedin. Bunu kimsenin karşısına geçip yapmanız gerekmiyor. Bu kişisel bir süreç, o kişinin sizin onu affettiğinizi bilmesi gerekmiyor. Ho’oponopono ile başlamaya ne dersiniz: “Seni seviyorum. Özür dilerim. Lütfen beni affet. Teşekkür ederim.”

RÜYA İÇİNDE RÜYA

Katılımcılardan biri “Rüyamda kendini seyrettiğimi görüyorum, bu ne demek?” deyince muazzam bir cevap geliyor Dr. Renaud’dan: “Kendinin gözlemcisi haline geliyorsun. Beynin sana ‘fark et’ diyor çünkü kendini gözlemlediğinde sende bir şey değişir.” İşte anahtar… Kendini gözlemlemek. Yeter ki bunu yaparken cesur ve dürüst olalım. 

Rüyadaki kişilerin de sizin hayatınızda neyi temsil ettiğine bakmanız öncelikli. Eğer bu kişiyi rüyada görmenin hissiyatı iyiyse hayatta da sizi destekliyordur ama tuhaf hisler varsa bu kişi ile çatışmanızı çözümlemeniz gerektiğini fark etmelisiniz. 

Semboller deyince hayvanlardan, rakamlardan ve harflerden bahsetmemek mümkün değil. Dr. Gilbert Renaud, bunların hepsini tek tek anlatmış olsa da bu öyle bir dünya ki uzmanlaşmak için defalarca pratik yapmak gerektiğini düşünüyorum. Ancak şunu anıyı anlatmadan geçmez olmaz. Katılımcılardan birinin eğitimin ilk gecesi gördüğü rüyanın yorumunda ulaşılan 522 rakamının, eğitimin sürdüğü sınıfın numarasını olduğunu ertesi sabah fark ettiğimizde bu ilahi işareti neşeyle alıp kabul ettik. Semboller çalışıyordu!

BEŞ ELEMENTİN SEMBOLLERİ

Ateş: Kalp (sevinç), ince bağırsak (entegrasyon), 

Toprak: Dalak (anksiyete), mide (yanlış anlama), pankreas (rezillik-kalıtım)

Metal: Akciğerler (üzüntü), kalın bağırsak (bağışlama)

Su: Böbrek (korku), mesane (kendini onaylama)

Ağaç: Karaciğer (öfke), safra kesesi (hınç)

RÜYALARIMI NASIL YORUMLARIM?

Semboller dünyası çok derin ve her sembolü doğru yorumlamak için bu konuda ciddi bir eğitim almak ve sıkı ders çalışmak gerekiyor. Ama kendi kendinize bazı farkındalıklar yaşamanız da tabii ki mümkün. Bunun için öncelikle rüyalarınızı uyanır uyanmaz yazın. Dr. Renaud, “Gününüzü ne kadar farkında yaşarsanız hayatınız o kadar aydınlanır” diyor ve kendinize şu soruları sormanızı öneriyor çünkü rüyanın mesajını danışanın kendisinin söylemesi terapi sanatıdır!

• Bu rüyayı neden gördüm? 

• Dün neler yaşadım, nelere şahit oldum da bu rüyayı gördüm? 

• Bu bir kerelik rüya mı, tekrarlayan rüya mı?

• Bu rüya sadece beni mi, başka birini de ilgilendiriyor mu?

• Bu rüya sağlığımı etkiliyor mu?

Pozitif Dergisi 30.sayısında yayınlanmıştır. Mayıs 2019

«

»

Yorum yapmak ister misin?

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir